GELOYLU TOPLUMU BAYRAMLAŞMA TOPLANTISI
Daha önce Sosyal Medya ortamında ilan edildiği gibi Geloylu Toplumu Bayramlaşma Toplantısı 23 Temmuz 2021 Cuma günü Nirvana Havuz ve Kır Düğün Evinde yapıldı. Toplantı saat 12’de, Geloylu Komitesi Başkanı Mücahit Özden Hun’un açılış konuşmasıyla başladı. Bir kısmı Kürtçe olan konuşma metni aşağıdaki gibidir:
“Mêvanên Ezîz, Mêvanên Hêja,
Hun hemu bi xêr hatin. Ser seran û ser çavan hatin. Cejna we ya Qurbanê pîroz be! Ez bi hatina we serbilind û kêfxweşim.
Gelî Dostan,
Hun dizanin ku çend ji mêvanên me yên qedirbilind bi kurdî nizanin, ji ber ko bi destura we ezê axaftina xwe bi zimanê tirkî bidomînim.”
(Değerli Misafirler, toplantıya hoş geldiniz. Başımız gözümüz üstüne geldiniz. Kurban Bayramınız kutlu olsun! Gelişinizden dolayı oldukça gururlu ve mutluyum.
Değerli Dostlar,
Bildiğiniz gibi aramızda bulunan çok değerli bazı misafirlerimiz Kürtçe bilmemektedirler. Bu yüzden izninizle konuşmamı Türkçe olarak devam ettireceğim.)
Değerli Dostlar,
Tekrar aramıza hoş geldiniz diyor, mübarek Bayramınızı canı gönülden kutluyorum. Sosyal medya ortamında yaptığımız daveti kabul edip aramızda olmanızdan dolayı hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Değerli Dostlar,
Geloylu Toplumu tarihinde ilk kez böyle bir bayramlaşma törenini, ev ortamı dışında, katılımcılara uygun olacak nezih bir yerde yapılmaktadır. Bu anlamda bugünün Geloylu Toplumu tarihinde özel bir öneme sahip olduğunu hatırlatmak isterim. Bugünün önemini unutmayalım ve buradan hareketle daha büyük toplantılara imza atmak için harekete geçelim.
Değerli Misafirler,
Bundan 58 yıl önce yine böyle bir yaz ayında Amerika’daki siyahilerin önderi din adamı Martin Luther King 200 bin kişiye hitap etti. Konuşmasının başlığı, “I have a dream” yani “Bir hayalim var,” şeklindeydi.
Bugün size diyorum ki, dostlarım, şu anın getirdiği güçlüklere ve engellemelere rağmen benim de bir hayalim var.Bu hayalin adı Iğdır’da BARIŞ VE HUZUR’dur. Gün gelecek, Iğdır ayağa kalkıp kendisini yeniden yaratacaktır. Barış ve huzur, tıpkı görkemli kavak ağaçlarımız gibi Iğdır’ımızın her bir köşesinde gökyüzüne doğru uzanacaklardır.
Bu süreçte Geloylu toplumuna büyük bir görev düşmektedir. Unutmayalım ki Geloylu Toplumu, bir kanadı Azeri bir kanadı Kürt olan ve yükseklerde uçan bir kartal gibidir. Şu an içimizde Tuzluca’nın Karakoyun köyünden gelen dört değerli misafirimiz var. Onlar Azeri kültürüyle büyüdüler. Azericeyi ana dilleri olarak öğrendiler ama kendilerini gururla Geloylu Toplumu şeceresinin bir parçası olarak görmektedirler. Böylesi bir durum bölge aşiretleri içinde sadece Geloylu Toplumuna özgü bir değerdir. Bunun bilincinde olarak hareket etmeliyiz.
Geloylu Toplumu önce kendi içinde barışı sağlamalı sonra da Iğdır’daki Kürt-Azeri barışına katkı sunmalıdır. İnanıyorum, gün gelecek, Iğdır’ımız özgürlük ve adalet duygusunun kök saldığı bir şehir olacaktır.Huzur ve barışın olmadığı yerde zenginliğin veya büyük yatırımların bir anlamı yoktur. Iğdır’ımız talihsiz bir kısır döngü yaşamaktadır. Her beş yılda, siyaset ve seçimler yüzünden Iğdır bir kargaşa yaşamakta, her beş yılda, Iğdır huzur ve barış arzusuna sıfırdan başlamaktadır. Bütün olumsuzluklara rağmen içimizde güçlü bir inanç taşıyoruz. Umutsuzluk dağını yerle bir edip umut anıtı Iğdır’ın ortasına dikmeye kararlıyız.
Mustafa Kemal Atatürk’ün ünlü bir deyişi vardır: “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh!”. Buna benzer şekilde ben de şöyle ifade ediyorum: “Geloylu Toplumunda Barış, Iğdır’da Barış!”
Geloylu Toplumunun,bu kutsî görevin bilincinde olarak hareket edeceğine inanıyorum. Kısacası insan yüreğinde barışın, toplumda huzurun olmadığı bir şehir ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun,kardeşlik ve mutluluk onların kapısını çalmayacaktır.
Değerli Dostlar,
Sayın Cumhurbaşkanımızın “Devlet, Vatan, Millet ve Bayrak” tanımlarından oluşan dört kutsal terimi sembolik olarak temsil etmek amacıyla kullandığı ve siyaset dilinde yer etmiş Arapça kökenli bir kelime vardır: RABİA. Ancak üzülerek belirteyim ki “Rabia” kelimesi yanlış olarak kullanılmaktadır. “Rabia” kelimesi Arapça “Dört” değil “Dördüncü” anlamına gelmektedir. Hâlbuki Sayın Cumhurbaşkanımız dört parmağını kaldırarak işaret ettiğinden “Dört” demek istediğini biliyoruz. Arapça “dört” kelimesinin karşılığı “Erbaa”dır.
Geloylu Toplumunun da “Erbaa” sı yani dört temel kuralı vardır:
- Başlık parası yasaktır.
- Kan parası yasaktır.
- Süt parası yasaktır.
- Siyasi iradeye müdahale yasaktır. Geloylu Toplumu hiçbir siyasi partinin arka bahçesi değildir.İsteyen Geloylu istediği adaya veya partiye oy vermek hakkına ve özgürlüğüne sahiptir. Hangi zümreden hangi siyasi görüşten olursa olsun bütün adayların özgür bir şekilde Geloylu köylerinde propaganda yapmak hakkı vardır. Geçmişte yaşanan adayları taşlama veya seçmenleri açık oy kullanmaya zorlamalara artık son verilmelidir.Bundan bir övünç payı çıkarmak Geloylu Toplumu liderlerinin geçmişteki demokrasi mücadelesine yakışır bir durum değildir.
Az önce ifade ettiğim dört temel kurala ek olarak gençliğimize acilen sahip çıkmamız gerektiğini de hatırlatmak istiyorum. Eroin belası gençliğimizi kasıp kavurmaktadır. Bunun için özel bir çalışma başlatmamız gerektiğinin bilincindeyiz.
Değerli Dostlar,
Aramızdan çok değerli bir misafirimiz var. Iğdır gazeteciliğinin duayeni, binlerce öğrencinin unutulmaz ismi Akay Aktaş Hoca sohbetimiz sırasında kendisini şöyle ifade etti:
“Karakuyu köyü merası, Mecit Hun ve Cihangir Turan’ın sahip olduğu tüm topraklar bir zamanlar Sultanabatlı dedelerime aitti. Bugün bu toprakların Geloylu Toplumunun elinde ve hizmetinde görmek benim için bir onurdur.”
Geloylu Komitesi üyeleri kendi arasında istişare ederek şahsımı “Geloylu Toplumu Onursal Üyeliğine” seçmek için harekete geçtiler.
Mücahit Özden Hun, konuşmasının son bölümünde, şahsımı işaret ederek, beni“Onursal Üye” olarak görmek istediklerini katılımcılara aktardı ve bu isteği oya sundu. Oy birliğiyle, Geloylu Toplumu Onursal Üyeliğine layık görüldüm. Sayın Hun, Geloylu Toplumu adına şahsıma bir hediye paketi takdim ederek bu anlamlı dostluğu pekiştirecek nazik bir davranışta bulundu. Kendisine ve Geloylu Toplumuna teşekkür ederim.
Yemek faslından sonra halay (govend) çekildi. Büyük Geloylu Festivalinin, Ekim ayında yapılması dileğiyle toplantı sona erdi.Aşağıdaki iki sekme aşağıdaki içeriği değiştirir.